Kur’ân’ın Tanımladığı Müslüman
Eûzü Billâhimine’ş-Şeytâni’r-Racîm;
1. Allah’tan başka ve Allah’ın berisinde ilahlar edinmez. “Allah ile beraber başka bir tanrı edinmeyin. Zira ben size O’nun tarafından açık bir uyarıcıyım” Zâriyat 51/51, Nisa 4/87, Bakara 2/163, 255, Kasas 28/70, Tâhâ 20/98, Rum 30/40, “Bilmez misin ki, hakikaten göklerin ve yerin mülkü Allah’ındır, hepsi O’nundur. Size de Allah’dan başka ne bir veli, ne de bir yardımcı vardır.” Bakara 2/107
2. İbadette, duada, dini hüküm koymada sadece Allah’a yönelir. “….Onun berisinde yalvardığınız/dua ettikleriniz şeyler ise bir çekirdek zarına bile sâhip değillerdir. Onlara çağırsanız/dua etseniz, çağrınızı/duanızı duymazlar. Duysalar da size cevap veremezler. Kıyamet günü de sizin onları ortak koştuğunuzu inkâr ederler…” Fatır 35/13-14. “Allah’ın berisinde yalvardıklarınız, sizin gibi kullardır. Eğer doğru sözlü iseniz, onları çağırın da size cevap versinler.” A’râf 7/194
“…Hüküm, yalnızca Allah’ındır. O, kendisinden başkasına kulluk etmemenizi emretmiştir. Dosdoğru olan din işte budur, ancak insanların çoğu bilmezler.” Yusuf 12/40. “…Kendi hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz.” Kehf 18/26.
“Onlar, Allah’ın berisinde (Allah’a yaklaştırır diye, dinde olmadığı halde dindarlık adına oluşturdukları şeyler) bilginlerini ve rahiplerini rablar (ilahlar) edindiler ve Meryem oğlu Mesih’i de.. Oysa onlar, tek olan bir ilah’a ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmadılar. O’ndan başka ilah yoktur. O, bunların şirk koştukları şeylerden yücedir” Tevbe 9/31.
3. Sadece Allah’ın dinini kendine rehber edinir. “Kim İslâm’dan başka bir din ararsa, bu kendisinden asla kabul edilmeyecek ve o, âhirette kaybedenlerden olacaktır” Âl’i-İmran 3/85.
4. Allah’ın dininin, kitabının (Kur’an’ın) yeterli olduğunu bilir. “Kendilerine okunmakta olan Kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu? Şüphesiz, bunda iman eden bir kavim için gerçekten bir rahmet ve bir öğüt (zikir) vardır” Ankebut 29/51, Enam 6/38, 114, 115.
5. Muhammet A.S.’ın sadece Kur’an’a uyduğunu ve ona davet ettiğini iyi bilir. “Şüphesiz, sana bu Kitabı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O’na halis kılarak Allah’a ibadet et” Zümer 39/2. “Sana Rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdârdır” Ahzap 33/2. “İşte benim doğru yolum budur, ona uyun, (başka) yollara uymayın ki, sizi O’nun yolundan ayırmasın! Korunmanız için (Allâh) size böyle tavsiye etti” Enam 6/153. “De ki: “Ey insanlar! Ben sizin üstünüze Allah’ın resulüyüm. Göklerin ve yerin mülkü o Allah’ındır. İlah yoktur O’ndan başka. O diriltir, O ölüdürür. O halde Allah’a ve resulüne iman edin; Allah’a ve onun sözlerine inanan o ümmi nebiyye iman edip uyun ki, doğruya ve güzele ulaşabilesiniz” A’râf 7/158.
6. Muhammet A.S.’ın sadece Kur’an’a uyduğunu bilir. http://www.kuranevi.org/?p=936#more-936
7. Sadece ama sadece Kur’an’a uyarak “müslüman” sıfatıyla can vermek hedefidir. “Rabbinizden size indirilene uyun, O’ndan başka velilere uymayın. Ne az öğüt alıyorsunuz?” A’râf 7/3, “Ey iman edenler! Allah’a karşı sorumluluğunuzun hakkıyla bilincinde olunuz ve ancak Müslümanlar olarak can veriniz” Âl’i-İmran 3/102
8. Tek yaratıcı ve hakimin Allah olduğunu ve Kur’an’dan hesaba çekileceğini bilir. “Sonra da gerçek Mevlâlarına döndürülürler. Dikkatli olun, hüküm ancak O’nundur ve O, hesap görenlerin en süratlisidir” Enam 6/62. “Göklerde ilah ve yerde ilah O’dur. O, hakîmdir, alîmdir.” Zuhruf 43/84, Haşr 59/23. “Göklerin ve yerin gaybını bilmek yalnızca Allah’a mahsustur. Her iş O’na döndürülür. Sen yalnızca O’na ibadet et ve yalnızca O’na dayan. Rabbin yaptıklarınızın hiçbirinden gafil değildir” Hud 11/123. “Gerçek şu: Bu Kur’an sana ve toplumuna elbetteki bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız.” Zuhruf 43/44.
9. Allah’ın dinine yardım etmeği, dinin gereğini yapmanın vazifesi olduğunu bilir. “Ey iman edenler! Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit tutar” Muhammet 47/, “Biz rasullerimize/elçilerimize ve inananlara hem dünya hayatında hem de şahitlerin şahitlik edecekleri günde (kıyamette) elbette yardım ederiz” Mü’min 40/51.
10. Hikmete yönelirler ve Hikmeti Kur’an’ın koyduğu ölçülerde ararlar.“Hikmet müminin yitiğidir, onu bulduğu yerde alır” Hadis. “Allah gereği gibi çalışanı hikmeteulaştırır. Kim hikmete ulaştırılırsa, çokça hayra ulaştırılmış olur. Bu zikri (bilgiyi) sadece sağlam duruşlu olanlar elde ederler. Bakara 2/269. “Nitekim kendi içinizden size ayetlerimizi okuyan, sizi kötülüklerden arındıran, size Kitab’ı ve hikmeti talim edip bilmediklerinizi size öğreten bir Resul gönderdik” Bakara 2/151.
11. Nebilerinde (peygamberlerin) uyarıldığı en başta bütün inancımızı ve iyi amellerimizi boşa çıkaracak “şirk günahından” uzak durur. “İşte bu (nebilerin Allah tarafından seçilmeleri), Allah’ın hidayetidir, kullarından dileyeni ona iletir. Eğer onlar da Allah’a ortak koşsalardı, yapmakta oldukları amelleri elbette boşa giderdi” Enam 6/88. “Hani Lukman oğluna -öğüt vererek- demişti ki; “Ey oğlum, Allah’a şirk koşma. Şüphesiz şirk, gerçekten büyük bir zulümdür” Lokman 31/13, Enam 6/79
Savaş ÖREN
Niğde Kur’an Evi Derneği Başkanı
İlgili Yazılar
-
Kur’an’a Göre Sosyalizm ve İslam
8 Haziran, 2024 -
Hikmetli Kur’an Çalışması
5 Ağustos, 2021 -
Düzenden Düzen Çıkar
26 Ekim, 2015 -
İbrahim Gökçe’nin Oruç Sevinci
9 Temmuz, 2015 -
Kur’ân’ın Tanımladığı Müslüman
20 Mart, 2015 -
Kur’an’ın Anlaşılmasıyla İlgili İki Problem
2 Şubat, 2015 -
Metafiziğe – Felsefeye Eleştirel Bakış
20 Ocak, 2015 -
“Tevrat, Zebur ve İncil’e Bakışımız”
2 Ocak, 2015 -
Namaz İbadeti ve Detayları
2 Ocak, 2015 -
Adet Döneminde Cinsel İlişki
14 Mart, 2014